17 Ekim 2025 Cuma

Aylin Özsavaş Neden TÜRSAB'a Aday-Yılmaz Parlar

  

Liderliğin Yeniden Tanımı İçin, Aylin Özsavaş

TÜRSAB'ın Geleceği İçin, Aylin Özsavaş

Özel Röportaj;

15 Ekim 2025 Çarşamba akşamıTaksim Hill Hotel’de,  TÜRSAB Başkan Adayı Aylin Özsavaş sektör temsilcileriyle bir araya geldiği.Toplantı sonrası TÜRSAB Başkan Adayı Aylin Özsavaş ile yaptığımız özel kısa söyleşide özetle; 

“Türkiye turizminin dönüm noktalarından birindeyiz. Sektörümüzün geleceğini şekillendirecek, onu daha ileriye, daha güçlü ve daha adil bir noktaya taşıyacak bir tercihle karşı karşıyayız.

Bu tercih, sadece bir Başkan seçimi değil; aynı zamanda bir vizyon, bir değişim ve bir yeniden doğuş seçimi olacak” diyen Aylin Özsavaş Neden TÜRSAB'a Bir Kadın Başkan?

Farklı Bakış Açısı, Dengeleyici Liderlik

 Turizm, doğası gereği sıcak, şefkatli, kucaklayıcı ve ince detaylara önem veren bir sektördür. Bu özellikler, kadın liderlerin doğuştan getirdiği ve yönetim tarzlarına yansıttığı güçlü yönlerle birebir örtüşmektedir.

Bir kadın başkan, sektöre daha dengeli, daha kapsayıcı ve daha analitik bir bakış açısı getirecektir.

Sorunlara çözüm üretirken farklı perspektifleri bir araya getirebilen, empati kurabilen ve uzlaşmacı bir dil kurabilen bir liderlik, TÜRSAB'ı daha da güçlendirecektir.

Detaylara Hakimiyet ve Öngörü

Kadın liderler, genellikle karmaşık sorunları çözmede gösterdikleri detaycı ve öngörülü yaklaşımlarla öne çıkarlar.

Kriz anlarında soğukkanlılığını koruyan, riskleri daha iyi yöneten ve olası senaryoları önceden hesap eden bir vizyon, turizm gibi dinamik bir sektör için hayati önem taşımaktadır. Aylin Hanım'ın kariyer geçmişi ve duruşu, bu özelliklerin somut bir kanıtıdır.

Değişimin ve Çağdaşlığın Sembolü

TÜRSAB'ın tarihinde ilk kez bir kadın Başkanın seçilmesi, sadece sektör için değil, tüm Türkiye için güçlü bir mesaj olacaktır.

Bu, TÜRSAB'ın değişen dünyaya ayak uyduran, modern, yenilikçi ve eşitlikçi bir yapıya kavuştuğunun en net göstergesidir.

Türkiye turizminin uluslararası arenadaki imajını güçlendirecek, marka değerimizi artıracak tarihi bir adımdır.

Dünyadaki Başarı Hikayeleri

Dünyanın dört bir yanında, turizm dahil birçok sektör, kadın liderlerin getirdiği taze kan ve yenilikçi yönetim anlayışıyla büyük sıçramalar kaydetmiştir. Kadınların liderliğindeki kuruluşların daha yüksek performans, daha güçlü takım çalışması ve daha sürdürülebilir başarılar elde ettiği artık bir sır değil. TÜRSAB'ın da bu global başarı hikayelerinden ders çıkarma zamanı gelmiştir.

Peki, Aylin Özsavaş  Başkan Olursa Ne Olur?

Yeni Bir Kulvar Açılır

TÜRSAB, sadece mevcut sorunları çözen değil, sektörü yeni hedeflere, yeni pazarlara ve yeni "kulvarlara" taşıyan dinamik bir yapıya kavuşur. Statik yönetim anlayışı yerine, sürekli gelişimi ve büyümeyi hedefleyen proaktif bir liderlik hâkim olur.

Güçlü Bir Söz Sahibi Olunur

Aylin Başkan, duruşu, bilgisi ve iletişim gücüyle TÜRSAB'ı hem ulusal hem de uluslararası platformlarda en etkili şekilde temsil eder. Sektörümüzün sorunlarına daha duyarlı, çözüm odaklı ve kararlı bir "söz sahibi" ortaya çıkar.

Adil Paylaşım Ve Duyarlı Yaklaşım Öncelik Olur

Sektördeki tüm paydaşların, büyük-küçük tüm acentelerin, çalışanların hakları ve menfaatleri daha adil bir şekilde gözetilir. Daha şeffaf, daha katılımcı bir yönetim anlayışıyla TÜRSAB, gerçek anlamda "sektörün çatı kuruluşu" kimliğine kavuşur.

Kadının Gücü Sektöre Yayılır

Aylin Başkan'ın liderliği, turizm sektöründeki tüm kadınlar için bir ilham kaynağı olur. Kadın istihdamı ve kadın girişimciliği teşvik edilir, sektördeki kadın profesyonellerin önü açılır ve turizm, cinsiyet eşitliğinin lideri haline gelir.

Birlikte Büyüme Kültürü Yerleşir

Kutuplaşmalar son bulur, diyalog ve iş birliği öne çıkar. TÜRSAB, tüm üyelerinin kendini değerli ve temsil edilmiş hissettiği, "biz" bilincinin hâkim olduğu güçlü bir aileye dönüşür.

Değişim İçin, Aylin Özsavaş

Son olarak mesajını sorduğumda;

“Kıymetli TÜRSAB üyeleri,

Artık değişim vakti. Sektörümüzün sesinin daha gür, daha güçlü ve daha nezih çıkması vakti. Gelecek nesillere daha yaşanabilir, daha adil ve daha kazançlı bir turizm sektörü bırakma vakti.

Gelin, tarihi birlikte yazalım. Gelin, TÜRSAB'ın ilk kadın başkanını birlikte seçerek, Türk turizmine yeni, aydınlık ve gurur dolu bir sayfa aralayalım.” Dedi ve Gülümseyerek; “Liderliğin Yeniden Tanımı İçin, Aylin Özsavaş, TÜRSAB'ın Geleceği İçin, Aylin Özsavaş” sözleri oluyor.

yilmazparlar@yahoo.com

12 Ekim 2025 Pazar

Parıltı Derneği’nden Görme Engellilere-Yılmaz Parlar

  

Bir Işık Yak, Bir Geleceğe Dokun

Müziğin Işığıyla Umut” Akatlar’da Parladı Müziğin Işığıyla Yarınlara Umut Oldular

Yardımseverliğin, sanatın ve insanlığın kalbinde yankılanan bir geceydi… Müziğin iyilikle buluştuğu, yardımseverliğin en yüce haline sahne oldu.

Parıltı Görmeyen Çocuklara Destek Derneği, 10 Ekim 2025 Cuma akşamı Akatlar Kültür Merkezi’nde düzenlediği “Müziğin Işığıyla Umut” adlı konserle, görme engelli çocukların hayatına dokunan bir mucizeye daha imza attı.

Bir ışık yakmak, bir kalbe dokunmaktır. O ışıkları yakmak için sanatın, dayanışmanın ve yüreklerin bir araya geldiği unutulmaz bir akşamdı.

“Müziğin Işığıyla Umut” temalı bağış konseri, sadece bir etkinlik değil, bir yaşam dersi, bir dayanışma manifestosuydu

Bu özel etkinliğin mimarı, toplum yararına yürüttüğü sayısız proje ile tanınan, turizmci iş insanı, SKAL İstanbul Kulübü üyesi, Fenerbahçe Rotary Kulübü Toplumsal Hizmetler Komite Başkanı Hülya Vurgun Şahbaz oldu. Şahbaz, yine her zamanki zarafeti, duyarlılığı ve özverisiyle gönüllere dokunmayı başardı.

Hülya Vurgun Şahbaz, İyiliğin Sessiz Kahramanı

Her yardımda, her toplumsal adımda onun adı geçiyor… Onun incelikli dokunuşu, özverili çalışmaları ve her daim yardıma koşan yüreği, bu gecenin temel taşı oldu. Kendisi, toplumsal hizmet denince akla gelen ilk isimlerden; gönüllülüğü ve yardımseverliğiyle hepimize ilham veren, iyiliğin gerçek bir temsilcisi.
Hülya Vurgun Şahbaz, yalnızca organizasyonun değil, gecenin kalbinin de mimarıydı. İnsanlara dokunmanın, yardım etmenin bir yaşam biçimi olduğuna inanan Şahbaz, bu geceyle bir kez daha umutla parlayan yüzlerin sebebi oldu.

Toplum hizmetinde gösterdiği fedakârlık, bir annenin şefkatiyle birleştirdiği duyarlılık; onu bir “yardım meleği” olarak tanımlamakta yetersiz kalıyor.

Ömer Topçu, Sanatıyla Ruhlara Işık Yakan Ses

Gecede sahne alan Geceye renk katan, enerjisi ve samimi performansıyla herkesi büyüleyen Ömer Topçu, sahnede adeta bir güneş gibi doğdu
Hülya Vurgun Şahbaz’ın “manevi evladı” olarak gördüğü Topçu, müziğin enerjisini, sevgiyi ve moral gücünü sahneye taşıdı. Sahnedeki coşkusu, hayat dolu enerjisi ve birbirinden güzel yorumladığı şarkılarıyla sadece kulaklara değil, kalplere de hitap etti.


Sesiyle, coşkusuyla, izleyicilere kattığı pozitif enerjiyle yalnızca eğlendirmedi; umut aşıladı. Her şarkısı, görmeyen çocukların geleceğine uzanan bir el gibiydi.
Onun sesi, sadece notalarda değil; kalplerde yankılandı. Ömer Topçu, sanatını bir sevgi köprüsüne dönüştürerek, görme engelli çocuklarımızın geleceği için adeta bir umut şarkısı söyledi. Onun performansı, sanatın iyilik için nasıl kullanılabileceğinin en güzel örneğiydi.

İyiliğin Gücüyle Buluşanlar

Geceye; iş, sanat, turizm ve medya dünyasından çok sayıda değerli isim katıldı.
SKAL İstanbul Kulübü Başkanı Selma Tatar, Uluslararası SKAL Dernekler Federasyonu (USDF) üyesi Ayşe Önen, iş insanı, modacı ve sinema oyuncusu Emel Yıldırım gibi birçok yardımsever, geceye destek verdi.
Kimi bilet alıp gelemese de, katkılarıyla bu ışığın bir parçası oldular.

Dünya turizm profesyonellerinin oluşturduğu, dostluk ve barış köprüleri kuran en eski uluslararası sivil toplum kuruluşlarından biri olarak SKAL ve SKAL İstanbul Kulübü Başkanı Selma Tatar, Uluslararası SKAL Dernekler Federasyonu (USDF) üyesi Ayşe Önen, gibi  başarılı isimleri konsere gelerek arkadaşları iyilik meleği SKAL İstanbul Kulübü üyesi Hülya Vurgun Şahbaz’ı yalnız bırakmadılar.

“Müziğin Işığıyla Umut” – Sanatın Kalbinde Dayanışma

Parıltı Derneği Başkanı Prof. Dr. Hale Bacakoğlu’nun da vurguladığı gibi, “Bir ışık yak, bir geleceğe dokun” felsefesiyle hareket eden dernek, erken eğitimin ve kaynaştırmanın önemine dikkat çekti. Görme engelli çocukların, gören akranlarıyla aynı ortamda bulunmalarının, onların hayata tutunmalarında ne denli kritik olduğunu bir kez daha hatırlattı.

Parıltı Derneği Başkanı Prof. Dr. Hale Bacakoğlu, konuşmasında “Her çocuğun kendi ışığıyla parlayabileceğine inanıyoruz” diyerek salondaki herkesi derinden etkiledi.
Bu konserle yalnızca bir akşam değil, yüzlerce çocuğun geleceği aydınlatıldı.

Konserin tüm geliri, Parıltı Derneği’nin görme engelli çocuklara yönelik eğitim, sanat ve sosyal gelişim projelerine aktarıldı.
Bu destek, çocukların erken yaşta eğitimle buluşmasını, topluma eşit katılımını ve bağımsız bir yaşam kurmalarını hedefliyor.

Parıltı Derneği, Görmeyen Gözlere Umut, Topluma Farkındalık

2003 yılında kurulan Parıltı Görmeyen Çocuklara Destek Derneği, Türkiye’de görme engelli çocuklara yönelik ilk ve tek sivil toplum kuruluşu.
Bugüne kadar 3000’den fazla çocuğun hayatına dokunan dernek, bebeklikten eğitim hayatının sonuna kadar her çocuğun yanında yer alıyor.

Bu özel gece, derneğin misyonunu bir kez daha hatırlattı:

“Bir ışık yak, bir geleceğe dokun.”

Yardım Etmek, İnsanlığın En Parlak Yüzüdür

Bir çocuğun geleceğine dokunmak, bir insanın kaderine yön vermek gibidir.
Bu konser, yalnızca notaların birleştiği bir sanat akşamı değil; vicdanın, duyarlılığın ve sevginin senfonisiydi.

Hülya Vurgun Şahbaz gibi insanlar, iyiliği görünür kılarak karanlığa ışık taşıyorlar.
Ömer Topçu gibi sanatçılar, müziği bir araç değil; bir umut dili haline getiriyorlar.
Ve Parıltı Derneği, her bir çocuğun kendi ışığıyla parlayabileceğini bir kez daha kanıtlıyor.

Bir Işık Yak, Bir Kalbe Dokun

Bu dünya, yardımsever insanların kalbinde dönüyor.
Karanlıkları aydınlatan, yalnızlığa el uzatan, umudu çoğaltan herkes; insanlığın en güzel yüzünü temsil ediyor.

İşte böyle anlamlı bir gece daha gösterdi ki; yardım etmek, sadece maddi bir destek değil, bir insanın hayatına dokunabilmektir. Görme engelli bir çocuğun eğitimine, bir ailenin yüzünün gülmesine vesile olmaktır. Bu gece, Hülya Vurgun Şahbaz’ın öncülüğünde, Ömer Topçu’nun sanatıyla ve tüm katılımcıların yürekleriyle, iyiliğin ışığını bir kez daha yaktı.

Unutmayalım;
Bir çocuğun geleceğine ışık olmak, sadece onun değil; hepimizin yolunu aydınlatır.
Ve bazen, en büyük devrim bir iyilikle başlar

Unutmayalım; bir ışık, karanlığı aydınlatmaya yeter. Ve bu gece, o ışığın yandığı, yarınlara umut olduğu bir geceydi.

yilmazparlar@yahoo.com

10 Ekim 2025 Cuma

İTO 2025 Ekim Ayı Meclis Toplantısı-Yılmaz Parlar

  İTO 2025 Ekim Ayı Meclis Toplantısı

Ekonomiden Kudüs’e, Cumhuriyet Vurgusundan Yeni Oda Binasına Güçlü Mesajlar

İstanbul Ticaret Odası (İTO), Ekim ayı meclis toplantısını 9 Ekim 2025 Perşembe günü gerçekleştirdi.

Toplantıda İTO Başkanı Şekib Avdagiç ve Meclis Başkanı Dr. Erhan Erken, ekonomi, dış ilişkiler, milli değerler ve uluslararası meseleler üzerine önemli değerlendirmelerde bulundu.

Avdagiç, “Enflasyonla Mücadelede Sanayi ve Üretim Anahtar Rolde”

İTO Başkanı Şekib Avdagiç, küresel ekonomideki belirsizliklere rağmen Türkiye’nin üretim gücünü artırması gerektiğini vurguladı.

Avdagiç, ABD’nin para politikaları ve petrol fiyatlarındaki dalgalanmaların küresel ekonomiyi belirsizleştirdiğini belirterek, “Enflasyonla mücadele, ekonomi politikalarının temel önceliği olmalıdır. Eylül ayında yüksek çıkan enflasyon oranı, dikkatli adımlar atmamız gerektiğini gösteriyor.” dedi.

Sanayi üretiminin desteklenmesinin önemine dikkat çeken Avdagiç, “Türkiye’nin potansiyeli yüksek ama üretim performansı beklentilerin altında. Bu tabloyu değiştirmeliyiz.” diye konuştu.

“Tarım, Türkiye İçin Değişmez Bir Önceliktir”

Avdagiç, tarım sektörünün stratejik önemde olduğunu vurguladı. Su kaynaklarının etkin kullanımı ve üretimde verimlilik artışı için daha aktif politikaların hayata geçirilmesi gerektiğini belirtti.

İhracatta 67 Milyar Dolarlık Hizmet Geliri

Konuşmasında dış ticaret ve ihracat performansına da değinen Avdagiç, yılın ilk dokuz ayında hizmet ihracatında %10’luk artışla 67 milyar dolara ulaşıldığını açıkladı.

“Yıllık dış ticaret açığımız 30 milyar dolar civarında. Bu tabloyu iyileştirmek için ihracatçılarımıza desteği sürdürmemiz gerekiyor.” ifadelerini kullandı.

“ABD, Türkiye’yi Doğal Müttefik Olarak Görmeli”

Dış ilişkilerde Türkiye-ABD ilişkilerine de değinen Avdagiç, bu ilişkilerin karşılıklı çıkar ve saygı temelinde gelişmesi gerektiğini söyledi.
“Cumhurbaşkanımızın bu konudaki gayretleri kıymetlidir. ABD’nin Türkiye’yi doğal bir müttefik olarak görmesi stratejik açıdan önem taşımaktadır.” dedi.

Yeni Oda Binasında Sona Yaklaşılıyor

 %98 Tamamlandı

Toplantının dikkat çeken bölümlerinden biri, İTO’nun yeni hizmet binası oldu. Avdagiç, tarihi ve zorlu bir bölgede yürütülen inşaat sürecinde %98 seviyesine ulaşıldığını açıkladı.

2.250 metrekare alan üzerine kurulan ve 11.100 metrekare kapalı alana sahip binada;

2.096 kişilik modern bir toplantı salonu, Şeffaf, İstanbul manzaralı mimari tasarım, Geniş bahçe düzenlemesi, otopark ve yaya yolları bulunuyor. “Yeni binamız, İstanbul’a yakışır bir ticaret merkezi olacak.” dedi.

Cumhuriyet ve Spor Vurgusu

29 Ekim Cumhuriyet Bayramı’nın coşkuyla kutlandığını belirten Avdagiç, “Cumhuriyetin değerlerini yaşatmak hepimizin ortak sorumluluğudur.” dedi.
Ayrıca Fenerbahçe Başkanı Ali Koç’un özverili çalışmalarını takdirle andı.

Avdagiç, fuar ve etkinliklerdeki başarıları da hatırlatarak geçmiş dönem meclis başkanları ve üyelerine teşekkür etti.

Dr. Erhan Erken’den Kudüs, Cumhuriyet ve Tarih Vurgusu

İTO Meclis Başkanı Dr. Erhan Erken, konuşmasında hem Kudüs’teki insani krize hem de Cumhuriyet’in kuruluşuna dair güçlü mesajlar verdi.

“İsrail’in Zulmü İnsanlık Vicdanını Yaralıyor”

Erken, Filistin-İsrail çatışmasına ilişkin değerlendirmesinde, “İsrail büyük bir zulüm uyguluyor. Dünyanın gözü önünde insanlar toplu şekilde mağdur ediliyor.” ifadelerini kullandı.

ABD’nin sorunun çözümündeki en büyük engel olduğunu belirten Erken, Türkiye’nin diplomatik olarak aktif rol oynadığını vurguladı.

Türk halkının konuya duyarlılığını hatırlatarak, “Ateşkesin sürmesi en büyük dileğimizdir.” dedi.

“Kudüs, Tüm İnançların Özgürce Yaşayabildiği Bir Şehir Olmalı”

Kudüs’ün tarihsel önemine değinen Erken, Selahaddin Eyyubi’nin 1187’de Kudüs’ü Haçlılardan kurtarışını hatırlattı.
“Kudüs tarih boyunca mücadelelerin odağı olmuştur. Bizim arzumuz, Kudüs’ün tüm inançların kendini özgürce ifade edebildiği bir yer olmasıdır.” dedi.

Cumhuriyet’e ve Atatürk’e Minnet

29 Ekim Cumhuriyet Bayramı dolayısıyla yaptığı konuşmada Erken, “Cumhuriyetimiz, Gazi Mustafa Kemal Atatürk önderliğinde, büyük bir mücadele ve fedakârlıkla kazanılmıştır.” dedi.
6 Ekim İstanbul’un kurtuluşunu da anımsatarak, “Cumhuriyetimizin 102. yılında, daha ileri bir Türkiye inşa etme inancımız tamdır.” diye konuştu.

“İTO, Türkiye’nin Gücünü Yansıtan Bir Kurumdur”

Toplantı sonunda iki başkan da ortak mesaj verdi:
“İstanbul Ticaret Odası, sadece bir kurum değil; Türkiye ekonomisinin, ticaretinin ve değerlerinin güçlü bir yansımasıdır.”

yilmazparlar@yahoo.com

2 Ekim 2025 Perşembe

IV. Sigorta Sektörü İş Birliği Fuarı ve Kongresi-Yılmaz Parlar

  

Sigorta Sektörü İstanbul'da Buluştu

Hedef 5 Yılda 150 Milyar Dolar

IV. Sigorta Sektörü İş Birliği Fuarı ve Kongresi'nde sektör devleri, 100 milyar dolarlık potansiyeli ve 150 milyar dolarlık hedefi masaya yatırdı.

SEDDK Başkanı Menteş, "Her 4 araçtan 3'ü sigortasız, bir araç daha sigortalansa prim %15 artar."

Bir ülkenin ekonomik olarak ayakta kalabilmesi ve sürdürülebilir büyümeyi yakalayabilmesi için sigorta sektörü, olmazsa olmaz bir güvenlik ağıdır.

Özellikle deprem kuşağındaki coğrafyamızda, sigorta bir lüks değil, vatandaşın can ve mal güvenliği, ekonominin ise sigortasıdır. İşte bu nedenle, sektörün tüm paydaşlarını bir araya getiren IV. Sigorta Sektörü İş Birliği Fuarı ve Kongresi, Türkiye'nin finansal geleceği açısından son derece kritik bir öneme sahiptir.

Bu fuar, sadece mevcut durumun değerlendirildiği bir platform değil, aynı zamanda iddialı hedeflerin ortaya konduğu, sektörün yol haritasının çizildiği bir zirvedir.

Sigortacılık sektörünün en önemli buluşma noktalarından biri olan IV. Sigorta Sektörü İş Birliği Fuarı ve Kongresi, 1-3 Ekim 2025 tarihleri arasında WOW Hotel İstanbul Fuar Merkezi'nde başarıyla tamamlandı.

Sigortacılık ve Özel Emeklilik Düzenleme ve Denetleme Kurumu (SEDDK) himayelerinde ve Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) destekleriyle düzenlenen fuar, sektörün 5 yıllık iddialı hedeflerine ışık tuttu.

Fuarın açılışına SEDDK Başkanı Davut Menteş, TOBB Sigorta Eksperleri İcra Komitesi Başkanı Ahmet Nedim Erdem, TOBB Sigorta Acenteleri İcra Komitesi Başkanı Levent Korkut, İstanbul Ticaret Odası (İTO) Başkanı Şekib Avdagiç ve TOBB Başkan Yardımcısı Ender Yorgancılar katılarak sektörün mevcut durumu ve büyüme potansiyelini değerlendirdi.

Fuarda ayrıca, gazeteci ve televizyoncu Aynur Ayaz "Master of Ceremony" (Açılış Sunucusu) olarak görev aldı.

"Potansiyelimiz 100 Milyar Dolar, Hedefimiz 150 Milyar Dolar"

Fuarın en dikkat çeken konusu, Türk sigorta sektörünün devasa büyüme potansiyeli oldu. İTO Başkanı Şekib Avdagiç, Türkiye'deki mevcut prim üretiminin 30 milyar dolar seviyesinde olduğunu, ancak benzer G20 ülkelerinde bu rakamın en az 100 milyar dolar olduğunu vurguladı.

Avdagiç, "Sigorta şirketleri, kuruluşlar ve hizmet alanlar olarak pastayı nasıl büyüteceğimizi konuşmalıyız" dedi.

SEDDK Başkanı Davut Menteş ise daha iddialı bir hedef ortaya koyarak, "Türkiye'nin 5 yıl içerisinde 30 milyar dolarlık prim üretimini 150 milyar dolara çıkaracak potansiyele sahip olduğunu düşünüyorum" ifadelerini kullandı.

Büyümenin Önündeki Fırsatlar ve Engeller

Konuşmacılar, bu büyük hedefe ulaşmanın yolunun sektör penetrasyonunu artırmaktan geçtiğinin altını çizdi:

GSYH'deki Pay: Sigorta sektörünün Gayri Safi Yurtiçi Hasıla'daki payı %2,6 seviyesinde. Gelişmiş ülkelerde bu oran %7'nin üzerinde. Hedef, bu oranı %6,5-7 bandına çıkarmak.

Sigortasız Araç Oranı

Menteş, çarpıcı bir veri paylaştı: "Türkiye'de her dört otomobilden üçü sigortasız. Sadece bir otomobil daha sigortalanırsa üretim yüzde 15 artar."

Güven ve Finansal Dayanıklılık

Sektörde güveni sağlamak en öncelikli maddelerden biri. Menteş, son iki yılda sektörün "tüm zamanların en güvenli sermaye yeterliliği seviyelerine" ulaştığını açıkladı.

Dağıtım Kanallarının Rolü

Acente ve brokerların sigorta bilincini yaygınlaştırmada, eksperlerin ise hasar süreçlerinde adil ve bağımsız davranarak müşteri memnuniyetini artırmada kilit rol oynayacağı vurgulandı.

Yeni Düzenlemeler ve Projeler Yolda

SEDDK Başkanı Menteş, fuar kapsamında önemli açıklamalarda da bulundu:

Genişletilmiş Doğal Afet Sigortası

Tüm afetleri kapsayacak yasa taslağının yakında yürürlüğe gireceğini duyurdu.

Devlet Destekli Alacak Sigortası

2018'de uygulamaya giren sistemin 2026'da yenilenerek daha güçlü bir şekilde hayata geçirileceğini belirtti.

50'den fazla sigorta şirketinin stant açtığı fuara, sektör temsilcilerinin yanı sıra tüketiciler ve öğrenciler de yoğun ilgi gösterdi. Organizasyonla, sektöre eğitim veren okullardan 10 bine yakın gence ulaşılması hedeflendi.


IV. Sigorta Fuarı, Türkiye için sadece bir sektör etkinliği olmanın çok ötesinde bir anlam taşıyor. Buradan yükselen "150 milyar dolar" hedefi, iddialı olduğu kadar, ülke olarak taşıdığımız riskleri ne denli iyi yönetebileceğimizin de bir göstergesi.

Deprem gerçeği, tarım arazilerimiz, sanayimiz ve bireysel varlıklarımız düşünüldüğünde, sigortanın bir "masraf" değil, "en akılcı yatırım" olduğu bilincinin toplumun tüm katmanlarına yayılması elzem. Sektörün denetleyicisi SEDDK'ın güven tazeleyici adımları ve dağıtım kanallarının daha etkin çalışacağı bir ortamda, bu büyük hedef hayal değil, ulaşılabilir bir gerçeklik olarak karşımızda duruyor. Unutulmamalıdır ki; sigortalı bir Türkiye, daha güvenli ve daha güçlü bir Türkiye demektir.

yilmazparlar@yahoo.com

KKTC, 42. Kuruluş Yıldönümünü Kutladı-Yılmaz Parlar

  İstanbul’da Büyük Coşku: KKTC, 42. Kuruluş Yıldönümünü Gururla Kutladı Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin (KKTC) 42. kuruluş yıl dönümü ves...